Allah'a hamd, Rasülü'ne salât ve selam olsun...

"(Bu) yeryüzünde büyüklük taslamaları ve kötü tuzak kurmaları (dolayısıyladır). Kötü tuzak ise ancak sahibine dolanır.”

Bu ayki başyazımızda Müslümanların zihinlerinde daima canlı tutması gereken bir hakikat olan kâfirlerin tuzak ve hileleri'ne temas etmeye çalıştık. Evrensel küfrün ve tuğyanın tevhid ehline güncelleştirerek yapageldiği tuzakların devam ettiğine şahit olmaktayız, şahit olmaya devam edeceğiz... Zira kâfirlerin türlü tuzaklarla Müslümanlara tasallutu onların tabiatlarının bir gereğidir. “Eğer sabreder ve sakınırsanız onların oyunlarının size bir zararı dokunmaz.” ayeti mucibince sabır ve takvaya sarılanlar bu tuzaklardan emin olacak, bunda gevşek davrananlar ise döküleceklerdir.

Sözü uzatmadan, kâfirlerin tuzaklarını tavsif eden bu kıymetli konuyu okumalı ve gündemlerimizden düşürmemek gerektiğini hatırlatmak isteriz.

Kıymetli Ebu Hanzala Hocamız ise bu ay kendisine gelen bir mailin ehemmiyetinden ötürü konuyu ele alıyor. Konunun her Müslüman için ehemmiyetli ve müteyakkız olmayı gerektiren bir husus olduğunu yazıyı okuyunca anlayacağız.

Bu sayımızda dikkat çeken bir yazı da Kerem Çağlar ağabeyimizin Anayasa hakkındaki mülahazalarıdır. İslam coğrafyasında ilk bilinen anayasa metni olan ve Osmanlı tarafından yürürlüğe konulan Kanuni Esasi'den başlayan süreci günümüze kadar getiren serüvenini anlatıp, mevcut İslamcı(!) sıfatlı demokratların hali pür melalini gözler önüne sermiştir. Allah'tan subhanehu ve teâlâ dünyada da, ahirette de afv ve afiyet dileriz.

Bir sonraki ay Tevhid Dergisi meclisimizde buluşmak üzere...

"Âlemlerin Rabbi olan Allah'a hamdolsun” duamız ile...